Bodrumda Ulaşım
20
Apr

Bodrumda Ulaşım

Bodrum, turizm ve turizme dayalı ticaret ile geçimini sağlamaktadır. Sektörün en önemli bileşeni deniz ve yat turizmi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yat limanları, gemi yanaşma, ve hava limanı olanakları bulunan Bodrumda, turizmde ağırlıklı olarak halen karayolu önemli bir yer tutmaktadır.
Bodrum karayollarının, hiyerarşik olarak birinci, ikinci, üçüncü ve diğer yollar şeklinde derecelendiğini bunların da karayolları, büyükşehir ve ilçe belediye sorumluluklarına dağıldını görmekteyiz
Sürekli büyüyen Bodrum nüfus yapısında, ihtiyaçlara paralel olarak ulaşım sisteminde de değişikler meydana gelmesi kaçınılmazdır. Ulaşım “iki yer arasında gidiş-geliş bağlantı”, Ulaştırma içinse “insanların, mallarını, haberlerini ulaşmasını sağlayan işlerin ve araçların tümü” olarak tanımlanırken bu kavramın Bodrum özellinde, gerçekten Bodruma özgü çözümler ile hayat bulması gerekmektedir.


En önemli kavramın insan olduğu unutulmamalıdır.
Ulaşıma, insanı kentsel kullanımlara (iş merkezi, ticaret, konut, rekreasyon… vs.) ulaştırması da denilebilir. İnsanlar maliyet, zaman, konfor, güvenlik, mesafe, güzergâh vb. açılardan yaptıkları tercihleri ulaşım olgusunun bugüne gelmesini sağlamışlardır. Ulaşım sistemi de kendi içinde farklı şekillerde sınıflanmaktadır.
Bireysel yada kamusal taşıma , bunlarda karayolu, havayolu ve denizyolu ile olmaktadır.
Büyük kentlerde nüfus artışı ile oluşan ulaşım problemlerine çözüm bulmak için raylı sistemler ortaya çıkmıştır. Fakat böyle büyük ve maliyetli bir yatırıma karar vermeden önce, yoğun ve itinalı bir araştırmanın yapılması gerekir. Maliyeti azaltmak adına raylı ulaşım yerine deniz ile kara ulaşımının birbirine entegre bir sistem olarak kullanılması da raylı sistemin gerekliliğini ortadan kaldırabilir.
Bodrum ilçesi için şunlar söylenebilir;
Bodrum’un dünyada markalaşan ismi, Turizm potansiyelinin yüksek olması, Özellikle Bodrum Kalesi olmak üzere tarihi kültürel tesislerin varlığı, Bunun yanısıra Bodrum – Milas Havaalanı ile Bodrum ilçesinin tüm dünya ile ulaşım bağlantılarının olması, Otogar’ın Torba Kavşağı’na taşınacak olması, Karayollarının bölgeye önemli yatırımlarda bulunması ve bir çok yolu duble yol olarak hizmete açması ve yeni önerilen yol güzergahlarının olması, Bölgenin yaz nüfusunu milyonlar ile telaffuz edilmesi, beraberinde; Bodrumda kayıtlı araç sayısının yaklaşık doksan bin gibi yüksek bir rakam olduğu ve yaz aylarında bunun üçyüz binlere kadar çıktığı, gerçeğini gözler önüne sermek için güçlü gerekçeler oluşturmaktadır. Büyük bir çoğunluğu özel araçlardan oluşan bu rakamların trafikte sürekli sorun oluşturması kaçınılmazdır.
Bodrum trafiğindeki en önemli sorunun yüksek oranda özel araç kullanımı ve sürekli hareket halindeki dolmuşlar olduğu bunun yaz aylarında en üst noktaya çıktığı bilinen bir gerçektir. Dolmuşların dünyada artık fazla örneğinin bulunmaması ve görüntü olarak olumlu bulunmaması sebebiyle daha rahat, daha konforlu bir ulaşım ağı olan toplu ulaşımın hedeflenmesi şarttır.
Deniz ulaşımının Bodrum’da kullanılmaması fakat kullanılmasının trafikte yaratacağı olumlu etkilerinin olması göz ardı edilmemesi gereken önemli bir konudur.
Bodrum Merkez’e giden yol ayrımı oldukça bir öneme sahiptir. Merkeze inen bu yol Bodrum’un en güçlü bağlantısıdır. Bölgenin en önemli alışveriş eğlence merkezleri olan Oasis ve Midtown gibi alışveriş merkezleri yaz kış çok yoğun olarak kullanılmaktadır. Bu yoğunluk sebebiyle ulaşımda en önemli çekim noktaları ve sorun alanları olarak görülmelidir.
Sürekli olarak yeni yol güzergahları oluşturarak mevcut ulaşım sorunlarının çözülemeyeceği, tam tersine bu yaklaşımların daha da yeni sorunlar ile Bodrumu büyük bir ulaşım kaosuna taşıyacağı bir gerçektir. Bunun en güzel örneklerini büyükşehirlerimizde yaşamaktayız.
Bodrum için ulaştırma politikaları ve sürdürülebilirlik açısından söylenebilecek olan;, yöre halkının aktif bir şekilde kendi geleceğini tayin etmesidir. Fakat son büyükşehir yasası ve merkezi hükümet politikaları yereli görmezden gelmektedir. Yöre halkı, merkezi hükümetin bölgeye dair ulaştırma alt yapı yatırımları ve politikaları açısından, ortaya çıkan sonuçlardan en son haberdar olmaktadır. Bu tür bir uygulama, sürdürülebilir ulaştırma politikası açısından Bodrum yarım adasının uzun vadeli çıkarlarını koruyamaz. Dolayısıyla Türkiye’deki mahalli idari yapı dikkate alındığında yerelin söz söylemesi artık çok kolay değildir.
Bodrum yerel yönetiminin merkezi otorite ile ortak bir ulaşım alt yapı politikasını bölgenin kalkınmasını dikkate alarak oluşturur ve uygularsa; Bodrum bölgesi için optimum sürdürülebilir ulaştırma politikasına ulaşılabilir.